بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

عَيْنًا يَشْرَبُ بِهَا عِبَادُ ٱللَّهِ يُفَجِّرُونَهَا تَفْجِيرًا ٦

Bir çeşme, ondan Allah’ın kulları içer, güzel, yollar açarak akıtırlar onu akıtırlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

يُوفُونَ بِٱلنَّذْرِ وَيَخَافُونَ يَوْمًا كَانَ شَرُّهُۥ مُسْتَطِيرًا ٧

Adaklarını yerine getirirler ve şerri salgın olan bir günden korkarlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيُطْعِمُونَ ٱلطَّعَامَ عَلَىٰ حُبِّهِۦ مِسْكِينًا وَيَتِيمًا وَأَسِيرًا ٨

Miskîne, yetîme, esire seve seve yemek yedirirler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّمَا نُطْعِمُكُمْ لِوَجْهِ ٱللَّهِ لَا نُرِيدُ مِنكُمْ جَزَآءً وَلَا شُكُورًا ٩

Size ancak "livechillâh" itam ediyoruz, sizden ne bir karşılık isteriz ne de bir teşekkür.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّا نَخَافُ مِن رَّبِّنَا يَوْمًا عَبُوسًا قَمْطَرِيرًا ١٠

Çünkü biz Rabb’imizden korkarız, bir suratsız kara günden (derler).

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَوَقَىٰهُمُ ٱللَّهُ شَرَّ ذَٰلِكَ ٱلْيَوْمِ وَلَقَّىٰهُمْ نَضْرَةً وَسُرُورًا ١١

Allah da onları o günün şerrinden korur ve kendilerini bir parlaklıkla bir sürûre indirir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَجَزَىٰهُم بِمَا صَبَرُواْ جَنَّةً وَحَرِيرًا ١٢

Ve sabırlarına mukabil onlara bir cennet ve bir harîr verir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

مُّتَّكِـِٔينَ فِيهَا عَلَى ٱلْأَرَآئِكِۖ لَا يَرَوْنَ فِيهَا شَمْسًا وَلَا زَمْهَرِيرًا ١٣

Orada erîkeler üzerine dayanmışlardır ne güneş görürler onlarda ne de zemherîr.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَدَانِيَةً عَلَيْهِمْ ظِلَٰلُهَا وَذُلِّلَتْ قُطُوفُهَا تَذْلِيلًا ١٤

Üzerlerine o cennet gölgeleri sarkmış ve devşirimleri mebzûl mebzûl önlerine konmuştur.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيُطَافُ عَلَيْهِم بِـَٔانِيَةٍ مِّن فِضَّةٍ وَأَكْوَابٍ كَانَتْ قَوَارِيرَاْ ١٥

Hem dolaşılır üzerlerine gümüşten kaplar ve küplerle ki billûrlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَوَارِيرَاْ مِن فِضَّةٍ قَدَّرُوهَا تَقْدِيرًا ١٦

Gümüşten billûrlar, onları türlü türlü biçime koymuşlardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu